IRAKTA REFERANDUM

IKBY Başkanı Barzani, komşu ülkelerin tavsiye ve telkinlerine, Batı’dan, özellikle ABD’den gelen “şimdi zamanı değil” uyarılarına rağmen geri adım atmıyor.Referandumu 25 Eylül’de yapacaklarını, bunun “Kürdistan’ın bağımsızlığı” demek olduğunu, Bağdat ve Ankara ile iyi komşular olacaklarını tekrarlıyor.Şöyle diyor Barzani: “Bu son fırsat olabilir(...) Bu sorunun tehlikeli olmadığını hiçbir zaman söylemedim. Ancak beklemek çok daha tehlikelidir.” (7 Eylül 2017-Rudaw)

Barzani Olasılıkları biliyor. ABD’nin Irak işgaliyle başlayan parçalanması sürecinde kazanımlar elde ettiğini refahını ve huzurun kaybedilme ihtimalini öngörüyor.yüzyıllık bir hayal uğruna bunu riske ediyor.Konuşmasının bir yerinde ise Kürt gençlerinin özerklik için ölmediğini, sürecin mutlaka bağımsızlıkla sonuçlanması gerektiğini söylüyor.

ABD, uluslararası kamuoyuna “referandum kararını doğru bulmuyoruz” dese de kapalı kapılar ardında farklı konuşuyor ama Barzani ABD daha önce Kürtleri defalarca yüzüstü bıraktığı için endişe ediyor.özerk yönetimdeki sorunların bölgedeki terör mezheb farklılığının Barzaniciler-Apocular rekabetinin yarattığı baskıyı referandum ve bağımsızlık ilanıyla aşacağına inanıyor ama bu kararın ödeteceği bedelleri iyi yönetmek istiyor.

Bağımsızlığın bedeli ne olur?
tanınmama, komşularla ilişkisizlik, Türkiye’nin Habur kapısını ve petrol hattı vanalarını kapatmasıyla yaşanacak ekonomik darlık ve çıkışsızlık, bölgeyi saran etniksel ve mezhebsel ayrışma ve çatışmanın yayılması, terörün artması, peşmergenin yetersizliği ve Kandil’den sonra Sincar’a da konuşlanan PKK’nın Erbil’e ortakçı çıkması...

Erbil’in tek destekçisi İsrail. Barzani’ye yakınlığıyla bilinen Rudaw’da “İsrail-Kürdistan işbirliğinin faydalarını anlatan makaleler yayınlanıyor İsrail son derece kötü bir örnek Erbil de. Irak Kürtlerini kendi topraklarının hırsızı olmaya motive ediyor çünkü işgalci İsrail.Kerkük başta olmak üzere nüfusu Türklerden ve Araplardan oluşan şehirlere Kürt nüfus taşınarak, nüfus dairelerinin içindeki tapu belgeleri ateşe verilerek oluşturulan durum, etniksel ve-dinsel mezheb çatışmalarını çoğaltacak bölge Kürt milliyetçiliğine kurban edilecektir

Bağdat, Erbil’i örtülü şekilde, Tahran ise açıkça tehdit ediyor.Ankara başından beri tutarlı bir çizgi takip ediyor diplomatik yollarla kararın bölgeye de, özerk bölgeye de hayır getirmeyeceğini anlatmaya çalışıyor.karar ülkenin bekası ve sınırındaki istikrarsız bölgelerin artışı açısından tehdit olarak görülüyor

Irakta referandum

Bahçeli: Kuzey Irak'taki referandum Türkiye için gerekirse savaş sebebi sayılmalı Türkiye'yi suçlayan bir açıklamada Irak Uluslararası Koalisyon Gücü sözcüsü Yarbay John Dorrian'den gelmiştir. Dorrian,  "Irak topraklarına Türk Ordusu resmi izinle gelmemiştir ve illegaldir." Diyor. Rezilliğin, alçaklığın ve utanmazlığın ancak bu kadarı olabilir. Siz, onbin kilometreden gelip Irak'ı işgal ederken milyonlarca Müslümanın kanını akıtırken,siz hangi izinle gelmiştiniz? Şimdi orada ne işiniz var? Türkiye'de koalisyonun bir parçası değil mi? Niye hesabınızı stratejik ortağınız Türkiye ile değil de, PKK uzantısı bölücü teröristlerle birlikte yapıyor, onları koruyor, silah veriyor ve ortak hareket ediyorsunuz?

Erdoğan: Kuzey Irak'taki referanduma 'devam' diyemeyiz Bağımsız Kürdistan'ı hedefleyen Barzani'ye vazgeçin' çağrısında bulunan
Erdoğan'ın sözleri Irak merkezi yönetiminin takındığı tavır, hakkıdır müdahale etmeyiz aynı şeyleri düşünüyoruz. İbadi'yle ABD'de de görüşmemiz olacak. aynı istikamete bakıyoruz, şu an Kuzey Irak yerel yönetimi ülkeyi bölüyor.
KAÇ DEFA UYARDIK, VAZGEÇİN DEDİK
yanlış yapıyorsunuz dedik. Şu ana kadar bunu defalarca konuştuk direniyorsan kusura bakma.
konuları MGK'da görüştükten sonra kesin tavrımızi koyacağız .

IKBY Parlamentosundan Türkmen Cephesi Milletvekili Aydın Maruf

"Referandum Irak Anayasası'na aykırı Bağdat'ın, Kuzey Irak yönetiminde mezhepsel siyasetten vazgeçip bütünleştirici siyaset yapması lazım. Bunu yapamazsa bugün Kürdistan yarın Sünniler ve diğerleri de referandum isteyecek.
Bağdat ve Erbil gerginliği tehlikeli noktalara ulaşabilecek

Referandum Irak Anayasası'na aykırı Referandum çatışmasından insanlar büyük zarar görür. Savaş riski var. Iraklı (Bağdat) yetkililerin ağzından hep tehdit çıkıyor. Bunun diyalog yoluyla çözülmesi lazım. Irak halkı çok yoruldu. IŞİD'in saldırısı,yerel savaşlar, iç savaşlar… tehlikeli bir dönem bekliyor Irak'ı. Özellikle tartışmalı bölgeler Kerkük, Musul, Telafer, Sincar'ın nereye bağlanacağı meselesi…"

Türkmen Kalkınma Partisi Milletvekili Muhammed İlhanlı: "Referandumdan 1 gün sonra devlet ilan edilmez Türkmen Kalkınma Partisi'nden İlhanlı referandum kararını destekliyor referandum demokratik bir eylemdir. İnsanların görüşünü almak istiyoruz. bölgenin şartları uygun olursa, komşu ülkeler Türkiye ve BM'ne daimi üye olan ülkeler destek verirse bağımsız devletin ilanı düşünülür. Referandumdan bir gün sonra devlet ilan edilmez.

Referandumdan 1 gün sonra devlet ilan edilmez""Şu an fiili olarak bir devlet var burada. İran da Türkiye de burası ile doğrudan anlaşma ve iş yapıyor, Bağdat üzerinden değil. Burada Bağdat'a bağlı hiçbir devlet kurumu yok.Demek ki Bağdat ve biz, ayrı birer devletiz, fiili olarak sadece bunun ilanı kalmış... Kürtleri, bağımsızlığa iten en önemli faktör Bağdat'ın mezhepçi politikaları ve bölgeyi yalnız bırakması."

Ne Bağdat Türkmenistan ne de Erbil… bağdat Arap, erbil Kürt…" diye konuşan İlhanlı, Türkmenlerin çıkarları için bulundukları yerin siyasi kültürüne uygun siyaset yapılması gerekir Türkmenler IKBY'de ikinci millet olarak kabul edildi referandumdan sonraki süreçte yeni anayasa çalışmalarına doğrudan katılacaklar

Bağımsızlık referandumu nedeniyle Bağdat-Erbil arasındaki gerginlik tırmanabilir"Referandum olmasa da Irak'ta IŞİD sonrası nüfuz kavgaları olacak. Biz, referandumu çatışmalardan zarar görmeyelim diye istiyoruz. Kerkük gibi statüsü tartışmalı yerlerde de halka hangi rejimi istediği sorulur" diye konuşuyor.

TÜRK DİYARI KERKÜK ELDEN GİDİYOR!

Irak petrolünün mevcut yüzde 40’ı Kerkük’ten gerçekleşiyor" Türkmen kenti Kerkük’ün PKK destekçisi Kürt Valisi Necmeddin Kerim'in girişimiyle, resmi günlerde tüm resmi dairelere Kürt bayrağının asılması kararı kabul edildi. Kerkük İl Genel Meclisi'ndeki Türkmenler ve Arapların itirazlarına, Bağdat yönetiminin tepkilerine rağmen alındı. karar, gerilimi iyice artırdı.

Bayrak provokasyonuna imza atan Kerkük Valisi Necmeddin Kerim, PKK ile sık sık bir araya geliyor. PKK’lı teröristlerin Kerkük'e girmesine ve kontrol noktaları oluşturmasına da izin vermişti. Irkçı Valinin yönettiği Kerkük'teki bayrak provokasyonu gerilimi arttıran son adım oldu.

Türkmen şehri Kerkük Bağdat yönetimine bağlı bir kenttir peşmerge, 2014 yılında IŞİD’le mücadele bahanesi Kerkük’te yönetime el koydu. Kürt grupları,Türkmen kenti ve petrol zengini Kerkük'te varlığını göstermek için nüfus ve tapu dairesine saldırarak, yakıp yıkıp yağmaladı kentin tarihini
hafızasını yok etmek istediler.hızla Kerkük´e göç etmeye başladılar göçler Kürt partileri ve dış güçler tarafından teşvik edildi ve desteklendi.
Kürt grupları, Türkmenlere ve devlete ait arazilere ev yaptılar ve yerleştiler. Kerkük’ün yapısı hızlı bir şekilde değiştirilmeye çalışıldı. Hedef Kerkük'ü Kürt bölgesine dahil etmekti.

Kürtler, Kerkük konusunda siyasi çalışmalarının yanı sıra,yazar ve çizerleri ile de Türkmeneli topraklarının Kürt bölgesi olduğunu nüfusunun da Kürt olduğu iddiasını yazarlar ve dünyayı yanıltmaya ve kandırmaya çalışırlar. yazarların eserlerinde ve resmi devlet kayıtlarında mevcut bilgilerle Kerkük’ün Türk, nüfusu Türk, konuşulan dil Türkçedir Arap, Türk ve yabancı araştırmacılar Kerkük´ün Türkmen şehri olduğunu teyit ederler

TÜRK DİYARI KERKÜK ELDEN GİDİYOR!

Gertrude Bell, 1. Dünya Savaşı sonrasının Irak’ını kurmuş, sınırlarını cetvelle çizmiş ve Irak’ın kralını bizzat kendisi tayin etmiş bir İngiliz ajanıdır. 14 Ağustos 1921 tarihinde babasına yazdığı mektubunda “Referandum yapıldı ve Kral Faysal oy birliği ile seçildi, ama Ker-kük, Kralın lehine oy kullanmadı. Kerkük’ün içi ve ilçeleri Türkmenlerden oluştuğu, bazı köylerin ise Kürtlerden sakin olduğunu yazmaktadır. Irak’ın kurucusu Gertrude Bell’in mektuplarında Kerkük’ün Türkmen şehri olduğu açık bir şekilde yazılmaktadır. 

Kerkük’ün Türk olduğunu ispatlayan belgelerde Kerkük’ün resmi dilinin Türkçe kalmasının nedeni, şehrin ahalisinin Türk, dilinin Türk olmasıdır.bu Kürtlerin dostu, işgalci İngiltere tarafından bile kabul edilmiştir. İngiliz işgali sırasında, Kürtlerin Lawrence´i diye tanınan İngiliz subayı Edward Charles Şeyh Mahmut Berzenci‘yi Kürtlerin yaşadığı Süleymaniyenin temsilcisi olarak atama yetkisini almıştır Kerkük bölgesi Türkmen olup, Türkçe konuştukları için, Şeyh Mahmut’u alanında olmayı reddetmişler, işgal kuvvetleri bölgeyi, Kerkük Bölgesi ismiyle özel bir bölge olarak ilan etmişlerdir

Kerkük’te siyasi subay olarak görev yapan Binbaşı Stephen Hemsly Türkmenlerin yerleşim bölgelerini şöyle anlatmaktadır: “Türkmen sınırları Telafer’de Musul yolunda Deli Abbas’tan Büyük Zab’a kadar uzanmaktadır. Güzel Kerkük şehri son iki asırda değişmemiştir. büyük güzergah üzerindeki Türkmen köylerinin konumu ve yağmura dayalı tarımla uğraşan türkmen köylülerin konumu hiç değişmemiştir. Türk kanının hâkim olduğu bölgelerde, Türkçe’nin ve Türklüğün bariz bir şekilde görüldüğü yerlerde, her zaman Türkün ağırlığı görülmüştür.”

İngiliz subay longring Kerkük’ü anlatırken, konuşulan dilin Türkçe olduğunu söylemektedir. Bir İngiliz subayı olarak Kerkük’te görev yapmış olan Stephen Hemsly Longrigg, Kerkük’ün Türk şehri olduğunu söylemektedir, bu Kerkük’ün bir Türkmen şehri olduğu tescili değil midir? 

İngiliz işgali sırasında Erbil´in siyasi valisi olan W. R. Hay, bölge hakkında şöyle demektedir: “Kerkük şehrinin bölgedeki Türklerin ana merkezi olduğunu ve savaştan önce 30.000 nüfusu bulunduğunu, ayrıca civarda bir çok köy halkının da Türkçe konuştuğunu” yazmaktadır.

Irak Türkmenlerinin ırak’taki en önemli merkezi Kerkük’tür. Kerkük önemli bir kültür merkezi olmaktan ziyade, Türkmenlerin en yoğun olduğu şehirdir.Fransız yazar KUTSCHERA’nın "Kürt Ulusal Hareketi" adlı kitabında: Kerkük’ün çok özel bir statüsü vardı. Teorik olarak Irak’a bağlıydı.resmi dil olarak TÜRKÇE kullanılıyordu. Kerkük, danışmanları İngiliz olan bir Türk mutasarrıfı (vali) tarafından yönetiliyordu. der Duyun-i Umumiye müfettişi Fransız Vital Cuinet, Kerkük şehrinin nüfusunu 30 bin olarak verirken 28 bin Türkmen olduğunu belirtmektedir.

TÜRK DİYARI KERKÜK ELDEN GİDİYOR!

Kürt asıllı Prof.Nuri Talabani, Kerkük Bölgesinin Araplaştırılması adlı kitabında,Kerkük 2. tümen komutanı Nazım Tabakçalı’nın,Bağdat’ta ki Savunma Bakanlığı’nın askeri istihbaratına gönderdiği raporda: Kerkük eyaletinde Arap, Hıristiyan (Asuri, Keldani, Ermeni) azınlıkta olduğunu Türkmenlerin çoğunluğa sahip olduğunu Kerkük eyaletinde Kürt Eğitim Müdürlüğü kurulmasının milletler huzursuzluğa yol açacağını Baasçılar ve Türkmenlerden oluşan ilkeleri Kürt olmayan çoğunluğun yaşadığı bir eyalette asla uyarlanamayacak bir müdürlüğün varlığıyla ülkenin tehdit altına girebileceğini söyledi

Aslı Arap olan ancak Amerika´da yaşayan Said Aburish, Saddam hakkında yazdığı eserinde şöyle diyor Saddam, Kerkük´ü Araplaştırmaya çalışıyordu Saddam Kerkük´ün bir Arap, Kürtler de Kürt şehri olduğunu iddia ediyorlardı.bu şehir ne Arap ne de bir Kürt şehridir.şüphe götürmez bir Türkmen şehridir. Kürtler 1960 yıllarından itibaren Kerkük´e gelmeye ve yerleşmeye başlamışlardır"

Filistinli yazar ve araştırmacı Hanna Batatu : “Kerkük şehri kelimenin tam manasıyla bir Türk şehridir. yakın köylerden göç etmeye başlayan kürtler 1959 yılında şehrin üçte birini oluşturmaya başladılar. Irak’taki azınlıklar şöyledir: Süleymaniye de Kürtler ve Kerkük’te Türkler. Irak’ın kuzeyinde yaşayan Türkmenler Dicle nehrinin doğusundaki Kerkük’te ve Telafer’de yoğun olarak yaşamaktadır. Bunların asılları Irak’ta egemenlik kuran Türkmen Devletlerine dayanmaktadır.

yazar, Abdulmecid Al-Kaysi’ye göre Irak’ın siyasi tarihiyle ilgilenmesinin elli yılı bulduğunu Kerkük’ün bir Türkmen şehri olup, halkının Türk ırkından olduğunu yazmaktadır. Dr. Mecit Khudduri “Cumhuriyet Döneminde Irakında Kerkük, Altunköprü ve Telafer’e temas ederken, buraların Türkmenlerce meskun olduğunu yazar. [
Iraklı yazar Mir Basri Irak’ta edebiyatından söz ederken, Kürtlerin Süleymaniye bölgesinde Kerkük’te ise Türkmen edebiyatının yaygın olduğunu yazar

Irak’ın yeni tarihi üzerine pek çok araştırması ve eseri bulunan Hayri Emin Ömeri de, Irak’ın yeni tarihinden politik hikayeler (Arapça) , Bağdat, 1969, S. 66. Irak tahtı üzerine yaşanan tartışma ve çatışmaları anla-tırken Kerkük’te çoğunluğun Türkmen olduğunu yazmaktadır. 

TÜRK DİYARI KERKÜK ELDEN GİDİYOR!

Dr. Fazıl Hüseyin’in “Musul Sorununda Milletler Cemiyeti raporuna şunu yazmıştır:“şehirlerin Türk olduklarını belirterek Erbil’de, Türklerden beş, yarısı Türk, yarısı Kürt olan ve bir de Yahudi mahalle vardır.hükümet denetiminde tek gazete basıldığını, resmi fermanlarda Arapça ve Türkçe dillerinin Kerkük’te bulunan İngiliz siyasi subaylar Arapça ve Kürtçe konuşmayı bilmiyordu. Yalnızca Türkçe’yi öğrenmişti. Altınköprü ve Tuzhurmatu tamamen Türk veya Türkmen şehirleridir. Bunlar içinde birkaç aile Yahudi bulunmaktadır. Karatepe %75’i Türk, %22’si Kürt, %3’ü ise Araplardan oluşmaktadır. Tazehurmatu ve Dakuk tamamen Türk şehirleridir. Yalnızca çevresindeki köyler Kürtler-den oluşmaktadır.” 

Cambridge Üniversitesi yayınlarında Kerkük’te çoğunluğun Türkmen olduğunu ve Irak’ta Türkmen nüfusunun 2.5 milyonun altında olmadığını yazmaktadır. Ana Britannica Ansiklopedisi’nin “Kerkük” maddesinde “Kerkük’ün 1. Cihan Harbi’nden evvel 20.000 olan nüfusunda hakimiyeti Türkler teşkil ediyordu” diye yazmaktadır. Microsoft ise Kerkük Irak’ın petrol sanayisinin merkezidir. Akdeniz’e ham petrol boru hattıyla bağlıdır. Kerkük nüfus çoğunluğu Türkmendir. Ayrıca Kürt, Arap, Asuri ve Ermenilerde bulunmaktadır. Diye yazar

Meydan Larousse’un Kerkük maddesinde şu ifadeler yer alır: “Kerkük’te yoğun bir Türk topluluğu ile onun geliştirdiği Türk kültürü vardır. Şehirde 350 aile kadar olan Hıristiyanlar da Türkçe konuşur ve Türkçe’yi Süryani harfleri ile yazarlar ve bir bölümü de Kerkük Kalesi’nde otururlar.” Irak’ın kuzeyinde bütünüyle Türkmen kasaba ve köyleri vardır. Önemli bir kent olan Kerkük’te bunlardan biridir.

TÜRK DİYARI KERKÜK ELDEN GİDİYOR!

Kerkük konusunda yalan söylemekten çekinmeyen Kürtler, Kerkük´ün aslında Osmanlı arşivlerine göre Kürt şehri olduğunu söylerken, gerçek Osmanlı arşivleri tam tersini söylemektedir. T.C. Başbakanlık Devlet Arşivleri Osmanlı
Tahrir defteri incelendiğinde,kerkükte yaşayan toplumların ve nüfusun % 90’ının TÜRK OLDUĞU GÖRÜLMEKTEDİR. 

Kürtlerin gösterdiği her yerde ibraz ettikleri tek kaynak Arnavut asıllı Şemseddin Samdir Sami Türkçeyi öğrenerek kitaplar ve makaleler yazmaya başlamıştır. Sami Kerkük’ü görmeden Fransız ansiklopedilerden yararlanarak Kürtlerin Kerkük’te çoğunluğu oluşturuyor diye yazmaktadır. bilgilerin doğru olduğunu kabul etmemiz gerekirse, Bağdatı’n da Türk şehri olduğunu kabul etmemiz gerekir. Çünkü Şemseddin Sami Bağdat’ta halk tarafından konuşulan birinci lisanın Türkçe, İkinci derecede ise Arapça olduğunu yazmaktadır resmi devlet ve diğer kaynaklara bakanlar Kerkük’ü, tanıyanlar, Kürtlerin ne kadar tarih bilgisinden yoksun ve hayal peşinde koştuklarını anlayacaklardır. 

“Belge” Devlet arşivinden alınmış bir devlet belgesidir. Tartışma götürmez gerçek bir belgedir. 
Musul Vilâyeti-Salnâme-i Resmiyesidir”. 1904 yılında bundan 100 yıl önce yazılan bir belgedir : 
“Kerkük Sancağına dair malûmat: 
... Kerkük şehrinde 26510 İslâm ve 432 Keldani ve 463 Musevi, buna üç binden aşağı olmayan yabancı ilâve olunursa şehrin nüfus mecmuası 57810’a baliğ olur. Kerkük şehri “kale” “karşı yaka” ve “korya” namları ile üç kısma münkasim (bölünmüş) olup, bu her üç kısımda 14 mahalle vardır. AHALİ-İ ŞEHİR: UMUMİYETLE TÜRK OLUP TÜRKÇE TEKELLÜM EDERLER (konuşurlar.) GURABA (yabancı) OLARAK BİR MİKTAR ARAP VE KÜRT İLE KALİL’İL (az)- MİKTAR İRANİ BULUNUR”.

TÜRK DİYARI KERKÜK ELDEN GİDİYOR!
KERKÜK KALESİNİ KÜRTLER Mİ YAPTI? 

bazı Kürt araştırmacı, yazar ve çizerleri Kerkük’ü hayal edilen Kürt devletinin sınırları içine almak için türlü yalan ve uydurma belgelerle insanları yanıltıyorlar. Bu sözde Kürt Araştırmacıları: 
Kürtlerin küçük ve dağınık beylikler kurduklarını kabul etmek mümkündür. Ancak, devletler, hatta imparatorluklar kurduklarını iddia etmenin hiçbir bilimsel dayanağı yoktur. Bu devletler ve imparatorluklar ne zaman ve nerede kurulmuştur? Adları nedir, hükümdarları kimlerdir? Hiç belli değildir.

tarihsizler, yapay geçmiş yaratmaya çalışıyorlar. Kürt siyasetçileri, tarihçileri ve aydınları yeni bir tarih yaratmak istiyorlar, ama tarihi dayanakları yok iddialarını da hiçbir tarihi kaynak doğrulamıyor. Yapabildikleri tek şey, başka milletlerin tarihi şahsiyetlerini ve kültürel varlıklarını kendilerine mal etmeye çalışmak. Yarında Osmanlı İmparatorluğu’nun kurucularının Kürtler olduğunu söylerlerse kimse şaşmasın. 

Kerkük Kalesini Kürtler mi yaptı?! Kerkük´te diktikleri, tarihi mimari eserleri var mı? Bir tane yoktur.bu hayalperestler utanmadan Kerkük’ün tarihi ve coğrafi olarak Kürt şehridir derler! 
Ortadoğu uzmanı olan McDowall Modern Kürt Tarihi isimli kitabında diyor ki Az sayıda Kürt, 1958 gibi yakın bir tarihten bu yana büyük bir Türkmen nüfusa sahip olmasına rağmen, bugün bile Kerkük şehrinin kendilerinin olduğunu öne sürecektir

Başkaları için “petrol cenneti” bizler için ise çocukluğumuzun cennetidir Kerkük. 
Kerkük, asırlardan beri Irak Türkmenlerinin ırak coğrafyasının Türk kültürünün merkezidir.Kerkük Kalesi, Gök Kümbet’i, Nakışlı Minare ve Camisi, Aziziye Kışlası, Kayseri Çarşısı, Kilciler Pazarı, 60’tan fazla Türk eserinde Kerkük’ün her noktasında türk izine rastlamak mümkündür Kerkük’te edebiyat ve kültür alanında Türkmen ağırlığını görmek mümkündür Kerkük’teki sanatçıların çoğunluğu Türkmen Kerkük Türküleri tüm dünyada hangi dille icra ediliyor? Türkçe. 

Bazı gruplar Kerkük bizim diyor, o zaman şu soruları sormak gerekiyor, Kerkük sizin ise zaman Kerkük’te tarih, medeniyet ve mirasınız nerede? Kerkük sizin ise neden nüfus kayıtlarını ve tapu dairelerini yaktınız? Kerkük sizin ise devlet dairelerini, okulları, hastaneleri, evleri, iş yerlerini neden talan edip yağmaladınız? İnsan kendine ait şehri talan edip, yağmalar mı hiç? Kerkük sizin ise Irak işgalin sonra sahte “Kerkük” nüfus kağıdı ve gıda karnesi düzenleyerek 700 bin Kürt’ü Kerkük’e neden yerleştirdiniz?

TÜRK DİYARI KERKÜK ELDEN GİDİYOR!

Kerkük'ün ahalisinin çoğunluğu Türk'tü. Ne Arap ne de Kürt'e rastlamazdınız. Şehirde herkes Türkçe konuşur. farklı lehçeler ama her şeyiyle Türkçe, etraf Türklerle dolu, evde, sokakta, pazarda, çarşıda, camide, parkta, sinemada, lokantada... Türkler sadece okulda bir miktar Arapça öğreniyorlardı. Arap öğretmenler eğitim verebilmek için Türkçe öğrenmek zorunda idiler.
Türkmen şehri Kerkük, tarihin her döneminde önemini korudu. Kültür varlığı, sanat, müzik, spor ve çevresinin mimarisi ile de dikkat çekici bir şehir. Kerkük, geleneksel yapı ve tarihe tanıklık eden kitabeleri ile de göz alıcı bir hazine.

Kerkük’ü karanlığa boğan kalesi, Gök Kümbeti, Dakuk Ulu Camii Minaresi, Sultan Saki Yatırı, Nakışlı Minaresi, Kerkük (Aziziye) Kışlası, Danyal Peygamber Türbesi ve Minaresi ya da kurumuş Hasa Su çayı değil, toprağın altında yatan karanlık, yani petroldür. Başkaları için “petrol cenneti” bizler için ise çocukluğumuzun cennetidir Kerkük.

IRAK TARİHİ

Resmi dil Arapçadır konuşulan dilleri: Kürtçe (Kürt bölgelerinde resmi dil), Asurice, Ermenice’dir. Etnik çeşitlilik arz eden Irak ağırlıklı olarak Araplar’dan oluşmakta ve Kürt, Türkmen, Asuri ve diğer etnik gruplar da bulunmaktadır. %97’si Müslüman ( %60.65’i Şii, %32.37'si Sünni ) olan ülkenin geri kalan yüzdesinde ise Hıristiyan ve diğer dinler yer alır.kentli bir sınıfa ve kalifiye işgücüne sahiptir Mısır'dan sonra en fazla bilgiye sahip olan ülke konumundadır.

Irak'ta yaşayan Türklere,Irak Devleti tarafından Türkiye ile olan kan ve kültür bağlarını unutturmak için,resmi olarak Türkmen denilmiştir. 1918'de Türkiye'den koparılarak, Irak adı ile kurulan devletin vatandaşları olarak varlıklarını sürdüren Türklere, uzun yıllar Türkler diye söz edilmiştir.Türkler, Lozan Konferansında ingilizler Türkmen olarak ifade edilmişlerdi.Irak'ta cumhuriyet dönemini başlatan Kasım yönetimi de, Türklerin Türkmen olduklarını, Irak'taki Türk topluluğunun Türkiye değil, Orta Asya kökenli olduklarını göstermeğe çalışmış Irak'taki Türkmenlerin Türkiye ile olan soy ve kültür bağlarını kesmeye çalışmışlardır.

Türklerin Irak'a girişleri 674 tarihlerine kadar uzar. Emevî Halifesi Muaviye tarafından Horasan'a gönderilen Ubeydullah bin Ziyad 20.000 kişilik ordusu ile Ceyhun Nehri'ni geçerek, Buhara'ya gelir. Buhara'ya yaptığı saldırılar karşısında, Buhara prensesi emrindeki Türk kuvvetleri ile sulh yapılır Ubeydullah sulhtan sonra, yanına aldığı Türk askerlerini Irakta Basra'ya yerleştirir. Basra'ya yerleştirilen Türk askerlerinin 2000 kişi kadar olduklarını belirtilmektedir.

Birinci Dünya Savaşında,ingilizler ırakı işgal eder Musul, Kerkük ve Erbil Türkmenleri istilacı güçlere karşı harekete geçmişlerdi. Milli Mücadele hareketleri gücünü Anadolu'dan alıyordu.Türkler İngiliz gayretlerini boşa çıkarmak için çaba harcıyorlardı. Bunlar arasında Erbil Türklerinin çok sevilen ve din alimi Küçük Molla Efendi[[ (1867-1943)'nin, halkı İngilizlerle mücadeleye davet ediyor konuşma ve sohbetleri, büyük etki yapıyordu.

Irak Türkmenleri, Irak'ın kuzeyinden itibaren Telafer, Musul, Erbil, Altunköprü, Kerkük, Tuzhurmatu, Kifri, Kara Tepe, Hanekin, Mendeli ve Bağdat'ın güney doğusunda bulunan Bedre üzerinde yerleşmektedir. Türkmen nüfusu, devletin asimilasyon politikasında gizli tutulmuş gerçeği %13 civarında nüfusa sahiptirler.Türkmen nüfus bugün ise 2-2.5 milyondur.

Irak’ın bulunduğu Mezopotamya dünyanın önemli yerleşim merkezlerindendir. M.Ö. 7. yüzyıla kadar Sümer-Akad, Babil ve Asurların elinde kalmış, sonrasında Perslerin eline geçmiştir İslamiyetten önceki Araplar Main, Sebai ve Himyeri devletlerini kurdular.İslamiyetin doğuşu ve ile birlikte Müslümanlar uzun süre bölgeye hakim oldular.