Her nefis ölümü tadacaktır. Sonunda bize döndürüleceksiniz. Ankebut-57
Bu dünya hayatı sadece bir eğlence ve oyundan ibarettir. Asıl hayat ahiret yurdundaki hayattır. Keşke bilseler! Ankebut-64
Dünyanın her yerinde saldırıya uğrayan Müslümanlardan biz hesaplı olacak mıyız?
Dünyanın her yerinde saldırıya uğrayan Müslümanlardan biz hesaplı olacak mıyız?
Allah, “ iman edip şükrederseniz size nimetimi artırırım" diyor. Ya imanda sıkıntımız var ya şükürde. İman en büyük şükürdür.
Vâkı'a, 81-82. Ayet: Şimdi siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz ve Allah'ın verdiği rızka O'nu yalanlayarak mı şükrediyorsunuz?
Övgüler öğreten Allah'a mahsustur.
"O, göklerde ve yerde olan her şeyi bilir. O, sakladıklarınızı da, açığa vurduklarınızı da bilmektedir. Allah, kalplerde olanı da hakkıyla bilendir." (Tegabun Suresi, 4.ayet)
Son olarak bir hadisi şerif paylaşmak istedim, sorunuza cevap niteliğinde..
“Bir kötülük gördüğünüz zaman elinizle, gücünüz yetmezse dilinizle, ona da gücünüz yetmezse kalben buğz ediniz.” (Tirmizi, Fiten, 11; İbnu Mace, Fiten, 20)
Tağut, Allah gibi hükümler koyan Kur'an dışı sistem ve kişilerdir.
Bakara, 256. Ayet: Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. O hâlde, kim tâğûtu tanımayıp Allah'a inanırsa, kopmak bilmeyen sapasağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.
Nahl sûresinde geçen âyette (16/36) her ümmete bir peygamber gönderildiği, bunların temel hedeflerinin insanlara tâgūttan uzak durup sadece Allah’a kullukta bulunmayı telkin etmekten ibaret olduğu belirtilir. Zümer sûresindeki âyetlerde ise (39/15-17) Allah’tan başkasına kulluk edenlerin hem kendilerini hem etkileri altında kalan kişileri hüsrana sevkettikleri bildirildikten sonra puta (tâgūt) tapmaktan sakınıp yalnız Allah’a yönelenlerin ebedî mutluluğa ereceği haber verilir. Medenî sûrelerde yer alan âyetlerde (el-Bakara 2/256-257; en-Nisâ 4/51, 60, 76; el-Mâide 5/60) hak dine karşı çıkan bâtıl ehli ve şer odakları konu edinilmiş, bunlara değil Allah’a iman etmenin, tâgūtu değil Cenâb-ı Hakk’ı dost edinmenin ve anlaşmazlıkların çözümü için O’nu hakem kabul etmenin önemi vurgulanmıştır. ..
Bilip bilmeden kendi kafanıza göre tanımlamalar yapmayın..
Nisâ, 60. Ayet: (Ey Muhammed!) Sana indirilen Kur'an'a ve senden önce indirilene inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Tâğût'u tanımamaları kendilerine emrolunduğu hâlde, onun önünde muhakeme olmak istiyorlar. Şeytan da onları derin bir sapıklığa düşürmek istiyor.
Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi