eyâ dostlarım ölsem min bilmem ki hâlim ne bolur
gûrge kiriben yatsam min bilmem ki hâlim ne bolur
Ey dostlarım, ölsem ben, bilmem ki halim ne olur;
Götürüp lahde koysalar, arkaya bakmadan dönseler,
iltip lahidge koysalar arkağa bakmay yansalar
soruğ su'âlım sorsalar bilmem ki hâlim ne bolur
kabre girerek yatsam ben, bilmem ki halim ne olur.
suallerimi sorsalar, bilmem ki halim ne olur.
kirşe karış atlığ yılan çulğansa tenge şol zaman
kalmas bütün bir üstühân bilmem ki hâlim ne bolur
Girse Karış adlı yılan, dolansa tene o zaman,
kalmaz bütün bir üstühan, bilmem ki halim ne olur
cümle yığılıp mûr u mâr etrafımda nîşler urar
müşkil irür pes kâr u bâr bilmem ki hâlim ne bolur
Bütün yığılıp kurt-böcek, etrafımda oyuk açar
Müşküldür o halde kâr zarar, bilmem ki halim ne olur.
hîç kilmedi mindin savâb anda ne birgümdür cevâb
ger kılsalar yüz ming azâb bilmem ki hâlim ne bolur
Hiç gelmedi benden sevap, orda ne veririm cevap,
ger kılsalar yüz bin azap, bilmem ki halim ne olur
bolsa kıyâmetni küni hâzır bolur barçaları kılğan
amellering kanı bilmem ki hâlim ne bolur
Olsa kıyametin günü, hazır olur cümleleri,
kıldığın ameller hani, bilmem ki halim ne olur.
ey kul ahmed sin bu kün kılğıl ibadet tün ü kün
dimegil ömrümdür uzun bilmem ki hâlim ne bolur
Ey Kul Ahmed, sen bu gün ibadet et, gece ve gündüz,
deme sen ömrüm uzundur, bilmem ki halim ne olur.
Herkes aynı fikirdeyse,
hiç kimse yeterince
düşünmüyor demektir.
Mevlana