Felsefenin adını olduğu gibi, ilkini de Yunan'da buluyoruz.. Yaklaşık olarak milat öncesi 6,YY .. Zamanında İyonya denilen bugünkü Aydın ve İzmir dolaylarındaki düşünürler yapıtlarına DOĞA ÜZERİNE karaktersitlik veriyorlar. Tam burası doğa üzerinden Evrenin bilimsel tablosunun ortaya çizilmeye çalışıldığı ilk denemelerdir. Dolaylı olarak dini bir dünya tasarımının da felsefesi başlamış oluyordu. Netice ; Platon ve Aristo
Elialılarda Hint, Pitagoras'ta Çin, Heraklitos'ta Pers, Empedokles'te Mısır, Anaxagros'ta Yahudi dininin etkisi olduğu iddia edilir. Bugüne gelen bazı denemeler, bazı bakımdan haklıdırlar. Ancak varlıkların özü ve yapısı üzerine özgür bir düşünce olan Yunan Felsefesi, Doğu dinlerinden alınma tasarımlarla açıklanamaz. Düşünürler bir takım bilgileri elbet Doğu'dan almışlardır. Geometriyi Mısır'da, Astronomiyi Babil'den vs. Ama Yunanlılar adıkları bu bilgileri, bilme gereçlerini işleyiş ve değerlendirişlerinde, Yunan düşüncesinin başka hiç bir yerde bulamayacağımız başarısını açıkça görürüz.
Mısır geometrisi pratik-teknik gereksinimlerden doğmuştu. Nil nehrinin yıllık taşma - çekilme olayları üzerine düzenleme ve yeni kanallar açma zorunluluğu geometriyi ortaya koyup geliştirmiş fakat pratikten öteye geçemediği için gelişememiştir.. Dolayısıyla bugünkü geometri gibi formüllere ve tanımlara dayalı bir sistem de yoktu. Tek başlarına idiler ve aralarında da bir bağlantı bulunmuyordu. İşte Yunanlılar tam burada; parça parça bilgilerden bir sistem geliştirerek yalnız teknik ve pratikte olan bilgilerden teorik bir bilim meydana getirerek Thales, Oklit, Pisagor gibi ustalar çıkarmıştır.
Astronomi için de benzer durum söz konusudur. Özetle görüyoruz ki; Yunanlılar doğruya ve bilgiye, doğrunun ve bilginin kendisi için yönelmiş olan bir bilimin, bir felsefenin ilk yaratıcılarıdır. Bunu, yani bilgiye bilginin kendisi için ulaşmak istemeyi Eski Doğu'nun hiç bir yerinde de bulamıyoruz. Eski Doğu bilgi ile ya dini açıdan ya da teknik açıdan ilgilenir.Mısır örneğinde olduğu gibi . .
Yitik bir ülkeyi korumaya değil,
Yeniden kurulacak bir ülkeyi
Aşkla örmeye benzer devrimci olmak....