You need to enable JavaScript to run this app.

Skip to main content

Sahur Vâcib midir?

Üye
Sahur Vâcib midir?
Faziletli Şeyh Abdullah b. Cibrîn'e soruldu:

Soru: Sahur vâcib midir? Rasûlullahın: "Sahurda bereket vardır." sö­zündeki bereketten ne kastedilmektedir?

Cevap: Sahur, imsaktan hemen önce yemek yemektir. Bu, müstehabtır. Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem: "Sahur yapınız, çünkü sahurda bereket var­dır." buyurur.

"Sahur yapınız" emri irşâd içindir. Bu sebeple onu bol hayır manasına ge­len bereket gerekçesine bağlamıştır.

Peygamber sallallâhu aleyhi ve sellem’in arka arkaya oruç tuttuğu günlerde sa­huru terk ettiği de rivâyet edilmiştir. Bu da sahurun farz olmadığının delîlidir.

Sahurun müstehablığının delîllerinden birisi de, Peygamber sallallâhu aley­hi ve sellem’in ashâbına, emre imtisâlin tam olması için bir hurma tanesiyle de olsa veya sütle karışık az bir suyla da olsa, sahur yapmalarını emretmiş olmasıdır.

Peygamber sallallâhu aleyhi vesellem şöyle buyurur: "Bizim orucumuzla Ehl-i Kitâb’ın orucu arasındaki fark, sahur yemeğidir."

Hadiste geçen bereketle kastedilen mana şudur: Sahur yapan kimsenin ameli bereketli olur. Çünkü sahur yemeği o gün ona sâlih ameller yapması için güç ve kuvvet verir. Şöyle ki oruç tutması onun namaz kılmasını, zikretmesini iyiliği emredip, kötülükten sakındırmasını zorlaştırmaz. Hâlbuki sahuru terk ettiği zaman, az yediği ve sadece akşamları yediği için sâlih amelleri işlemek ona ağır gelir.

[Fetâvâ es-Sıyâm, s. 16,17]
Bunu ilk beğenen sen ol.
Üye
RE: Sahur Vâcib midir?
İslâm hukukunda "vâcib", yükümlünün farzdan aşağıda, fakat sünnetten daha kuvvetli olarak yerine getirmesi istenilen şer'î hükümdür.

Vacip, fıkıh ilminde fakihlerin çoğunluğuna göre farz ile eş anlamlı olup şâriin mükelleften yapılmasını kesin ve bağlayıcı tarzda istediği fiil demektir. Hanefîler ise kat`î delille sabit olan hükme farz, zannî delille sabit olan hükme vâcip diyerek ikili bir ayırım yapmışlardır. Ancak Hanefîler, vâcibin de farz gibi kesin olarak yapılması gerektiği görüşündedir. Onların bu ayırımı daha çok delilin kuvvetini ve inkârın dinî sonuçlarını göstermeyi hedefler. Bu sebeple Hanefîler vâcibi çoğu yerde "amelî farz" olarak da adlandırırlar. Meselâ fıtır sadakası, namazda Fâtiha'nın okunması, vitir ve bayram namazları, kurban kesme zannî delille sabit olduğundan Hanefîler'e göre farz değil vâciptirler.
Peygamber (s.a.v) Cuma günü şöyle hitap ediyordu: 'Sözün en hayırlısı Allah'ın Kitâbı'dır. Rehberliğin en hayırlısı Muhammed (s.a.v.)'in rehberliğidir. (Dînî) işlerin en kötüsü sonradan icat edilenlerdir. Sonradan icat edilen her şey bid'attir, her bid'at bir sapıklıktır. Her sapıklık da ateştedir.' (Müslim)
Bunu ilk beğenen sen ol.

İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren İslami Forum sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.K'nın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur. Sitemiz hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri bağlantısından bize ulaşıldıktan en geç 3 (üç) gün içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmenlikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek, gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.